13 Ocak 2010 Çarşamba

NELER OLDU; NELER KALDI AKILDA. HAMİLELİK SON GÜNLER, DOĞUM, DOĞUM SONRASI




2009 yılında MAYIS AYINDA YAZDIĞIM AMA YAYINLAMADIĞIM BİR YAZI:


DOĞUM:

Doğum için başından beri  (her zaman) sezeryan demiştim. Doktorum beni normal doğum için ikna etmek istesede ben daha kararlıydım. Doğuma Yakın:"Nişan" dedikleri kanama geldikten sonra günlerim kabus gibi olmuştu. Doğum yapacağım için yemek yiyemiyor. Sancınmı var diye uyuyamıyor bebek hareket ediyor mu diye hiç birşey yapamıyordum.Doktorum çok kibarca normal doğumu yapabileceğimi, acıya dayanıklı olduğumu söylüyordu ama benim acı çekmekten ödüm kopar.

 Bebek hareket etmedi diye bir sabah uyandım, hastaneye gittim NST ye bağlandığım bu son seferinde (2-3 kez daha gitmişik)  doktorum durumumu anladı ve beni 2 gün önce sezeryana almayı kabul etti. O an rahatladım 3 gün daha vardı. O 3 gün güzel geçti. Doktor doğum sürecinde olduğumuzu söylemişti bu sebepten hep ağrı bekledim ama bir gün 3sn lik ağrı haricinde hiç ağrım olmadı.

Doğum sabahı: 6:00 da hastanedeydik. Önceden ayırttığımız oda 2 gün önce doğum olacağından doluydu. Geçici bir odaya alındım.Arkadaşlarım, abim, kardeşim herkes ordaydı. muhabbetimiz iyiyidi. Hiç doğum yoktu aklımda. içimden 2 gün daha beklermişim diye geçiyordu.

Giderken:Sedyede giderken el sallıyordum. Hiç heyecan yoktu.Eşim amelliyathane girişine kadar geldi. Kamerayı oradaki görevli bebeği çekmek için istedi. (Teşekkürler gerçekten profesyonelce çekim yapmış ekip.)

İçerde:Ben ameliyathaneye girince etrafı inceliyordum. Masaya aldıklarında ayaklarım titremeye başladı. "Titriyormusunuz? " dediler. Sadece gülümsedim. sabah benimle gelip tanışan yapacaklarını anlatan anestezi uzmanı ve ekibi geldi "tekar merhaba" dediler. Birden içersi kalabalık oldu. Beni hazırlıyorlardı.Doktorum geldi. Kısaca merhabalaştık. "Tamam" dedi. Birazuyumaya direnmeye çalıştım ama hayır gözlerim çok ilginç bir hisle kapandı.(mış).

Ben uyurken:Bu arada olanlar kameradan gördüğümüz:Dr. Nilgün Hanım tamam deyince saati çeken kamera oğlumu çekiyor doktorumuz onu direk havaya kaldırıp poposuna vuruyor. Sonra kamera devamlı bebeğimi takip ediyor.

"... hanım uyanın......hanım uyanın. oğlunuz sizi bekiyor. Çok tatlı bir oğlunuz var. biraz yaygaracı ama çok tatlı. ..... uyanın."

Uyanırken:Uyanmıştım ama kendimi çok ağır hissediyordum. Sadece "ııhhh" diye bildim. görevli ne oldu dedi. "acıyor" dedim. (aslında çok acımıyordu ama onu demek ihtiyacı duydum. Üzerimdeki ağırlığı başka tanımlayamadım).Hemen ağrı kesiciyi açtılar. Kendimi sabah uyumak isteyen ama annesi zorla kaldırılan sokaklarda top oynamaktan yorulmuş çocuklar gibi hissediyordum.

Hemen duvarda saate baktım. Saat 8:50 di. Ne kadar hızlı olmuştu. Bekleme odasında ameliyata hazırlanmış bir teyze oturuyordu. Yanımda bir bayan görevli bir erkek görevli vardı. Erkek görevli devamlı bana konuşuyordu. Ben yanıt vermeye başlayınca ve etrafı daha can alıcı seyretmeye başlayınca "bebeği görmeye gidelim" dediler ve yukarıya odama çıkardılar. Görevli elime ağrı kesici butonu verdi. "ne kadar basabilme hakkım var?" dedim. Gülerek "İhtiyacın olunca istediğin kadar basabilirsin" dedi.

Odada:Yukarısı daha da kalabalık olmuştu. Asansör başındaydılar. Herkes konuşuyordu. Elime verdikleri ağrı kesici butona 2-3 kez üst üste bastım. sedye asansörden çıkarken ağrım olmuştu.

Eşim beni öptü.Ben ağlamaya başladım ama ağrıdan değil duygulandım (şuanda ağlıyorum).

Eşim o ne butonu dedi "İstediğim kadar basabilirsin dediler basacağım diye" bağırdım. Çok ayıp etim ama elimden alıcaklar butonu diye korktum mu ne.

Tek tek kişilerin yüzüne bakıyordum.(galiba kendimi kontrol ediyordum. hafızamı kaybedeğim mi sandım ki). Hemen konuşmaya ve yanıt vermeye başladım.Bana kameradan bebeği gösterdiler. Anlamadım ne seyrettiğimi. Sonra "geliyor, geliyor" diye bağrışmalar. Getirdiler Kuzey Tan'ımızı. Odanın ortasında tutup beklediler. Fotografları çekildi. Sonra hemşiremiz beni hazırladı ve emzirdim..............................................

Sonrası: Doktorum geldi konuştuk. "6 saat sonra ayağa kalk" dedi. "Yavaş yavaş yere bakmadan yürü" dedi.

Odamı değiştirdik. Bu odaya sığamamıştık.

6 saat doldu. Hemşireleri çağırdık." yürüyeceğim" dedim. yarım saat daha bekle dediler. 30 dk doldu. tekrar "yürüyeceğim" dedim. ısrarıma dayanamayıp tamam dediler.Asla yere bakma dediler. dediler ya hep yere bakma ihtiyacı duydum. Hasta bakıcı bir kolumda hemşire bir kolumda yürüdük. Sonra sadece hastabakıcı tutmasını istedim yavaş yavaş yürüdük. ağrım yoktu. sadece inanılmaz bir ağırlık vardı.

Lavaboya gittik.Hastabakıcı beni kapıda bırakır ben kendim girerim sandım. Yok öyle birşey. "sende fazla methanetlisin. Hadi hadi bende geliyorum" dedi.

Emzirme:Yatarak emzirmek zor oluyordu. Geceliğimin yakası daha cok açıkmıyordu. Süt konusunda problem çıkmamasıda beni çok sevindirmişti.

Akşam:kendi kendime dolaşıyor oturuyor muhabbet ediyordum. Ziyaretçiler şaşırıyordu. O an nasıl konuşuyordum bilmiyorumda sonradan küçük anlar dışında hiç birşey hatırlamadığımı fark ettim)

Gece: Çok merak ediyordum hamileyken saat 23:00 de birden tekmelemeye başlayan oğlum doğuncada aynımı olacaktı. saat 23:00 ve uyuyan bebek birden gözlerini açtı.30 dakika devamlı kıpırdandı. sonra uyudu.

Bebek hemşireleri düzenli gelip bebeği alıp temizleyip yıkayıp üstünü değiştirip getiriyorlardı.Hatta gece bir ara aldılar ve geri getirmediler. Çok endişelendim. zorla (hemde çok zorla) eşimi uyandırdım. "bebeğimi getirsinler" dedim. Eşim aradı. oğlum uyuduğu için temizleyememişler. Uyanmasını bekliyorlarmış. Sabaha doğru tekar aldılar tekrar getirmediler. eşimi tekar uyandırdım. aradı . Siz dinlenin biraz emizirme saatinde getireceğiz dediler. (arkadaşlar bu getirmediler dediğim bana saatler geliyordu ama 20-25 dklık olaylar. Neden eşime arattırıyordum çünkü telefonda ağlarım diye korkuyordum.)

2.gün: Oğlum sünnet olsun istemiştik. hemen sünnet oldu.(Herkese tavsiye ediyorum.) Operayonu videoya almışlar.(izleyemedim neden dersiniz çünkü ağladım) Odaya getirdiklerinde herşey yolundaydı. gayet mutlu uyuyordu.

Emzirmek daha kolaydı. serumlar akşam bittiği için  daha özgürce hareket ediyordum. Sandelyede oturarak emziriyordum. Hemşireler "oturacakmısın????" dediğinde ben ayak ayak üstüne atabilsem daha rahat ederim planları yapıyordum. yengemler kayınvalidem "nazar değer yat" derken ben misafirleri ağırlıyordum hastanede.

Bu akşam daha güzeldi. Yine bebeği alıp götürüp getirmediklerinde arayıp ben soruyordum" nezaman gelecek" diye hemşireler uyuyun endişelenmeyin oda uyuyor diyordu.

Devamlı sorulan bir soru??? Bağırsaklarımın durumu.Herkes onun peşine düşmüştü. sanki ........ da boncuk var. Çıkmaz tabi bu hoşaf, çorba, haşlama sebzeyle. 2. gün akşam hareket vardı ama sonuca ulaşamadım. Gece kendim gidiyordum lavaboya. dolaşıyordum.

3. gün: Bebek bizimde hiç altını değiştirmedik, hiç aldığımız cicileri giydirmedik.( hastane steril kıyafetler giydiriyordu.) getirdiğim 7 body 3 tulum, 30 bebek bezi bekliyor valizde.

Doktorum geldi. Bizzat kendisi pansuman yaptı. Tamam dedi çıkabilirsin. Sabahta amaca ulaşmıştım. "Bebeği getirdiğinde bana da uğra bakalım bu hafta içinde dedi." Bana ilaçlarımı yazdı. Vitamine ve demire devam edecekmişim.

Kuzey Tan ı yine yıkamaya, temizlemeye ve doktoruna kontrole götürdüler. Birazdan Kuzey Tan bey geldi Hemşire elinde koskocaman (oğlumdan büyük) diploma ile geldi. Hastaneden taburcu diploması. Başarıyla bitirmiş doğumu. Çok duygulandım.

Bize hemşire göbek bakımını, sünnetinin pansumamnını gösterdi. Sonradan hastane çıkış kıyafetini giydirdi. Kuzey tan hazırdı.

Doktoru geldi. Genel bakımdan, yapmam gerekenlerden, yapmamam gerekenlerden bahsetti. Kuzey Tan nın sarılık değeri sınıra yakınmış 3 gün sonra tekrar gelin dedi. Diğer herşey normalmiş.

Eşimde sabahtan beri ödeme, özel sigorta (amma direndiler ödememek için). En sonunda telefonla ben arayıp bir konuşma yaptım sigorta aracımıza. 10 dakika içinde haloldu. Tüm çıkış işleride halolmuştu.

Artık gidebiliriz evimize.


Diğer ilk günler: Başka zaman anlatırım ama hep içimde biri gelip " tamam bu kadardı geri götüreceğiz Kuzey Tan ı " diyecek diye ödüm kopuyordu.






9 yorum:

  1. Cok guzel anlatmissin dogumunu. Cok duygulandim. Sirf o anlar icin bazen surekli dogum yapasim geliyor :) Sen de cengaver anneler sinifindaymissin :) Ben bu kadar cabuk toparlanamadim maalesef :(

    YanıtlaSil
  2. Hikayelerimiz birbirine çok benziyor ama beni bir geceden fazla tutamamışlardı hastanede :)Gidicem diye tutturmuştum ...

    YanıtlaSil
  3. Her doğum hikayesi bir mucize ve çok özel..bütün doğum hikayelerini severek,tüylerim ayakta,ve gözlerim dolarak okuyorum..Allah çok güzel günlerini göstersin yavrularımızın inşallah..

    YanıtlaSil
  4. Ay bende tekar okuyunca gözlerim doluyor.
    İlknur; 2. artık deneyimli olursun.
    Seren; Bloggunda yazıyorsa okuyayım bende:)
    Seda;Ay biz hep mi sulu gözlüydük:)))

    YanıtlaSil
  5. Seren; sen epiduralla extra cesaret göstermişsin. Ben heralde seyredemezdim. Aslında ben kendim fotosunu çekmek için bir ara düşünmüştüm ama yok dedim dayanamam diye konuşmadım bile.
    İlknur; seninde çok detay bulamadım ama gözyaşların kısmına benim yine gözlerimden yaşlar geldi:(
    Seda; senin blogga giremedim. Senin maceranıda okumak istiyorum.

    YanıtlaSil
  6. Gerçekten hamişlere çok yararlı oluyo bu anlatıklarınız cesaret geliyo
    teş....
    egeli aşıklar

    YanıtlaSil
  7. Toprak ana yaz yaz ilerde topral "anne ben nasıl doğdum anlatsana " derse ... günkü yazıyı oku dersin.
    cfdfsxx (bu kuzeyden yorum du)
    hoş geldin kalbi egede kalan taze hamişimiz. hadi sağlıkla al bebeişini kucağına

    YanıtlaSil
  8. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  9. Ne ilginç şey bu doğum ve bebek sahibi olmak. Son cümlen benimde her zaman hissettiğim şey. Bazı geceler korku ile kalkıp beşiğine bakıp, Sinan'ı görüp tekrar yatıyorum. Neyse en azından bu korku için tek olmadığıma sevindim.
    Sevgiler

    YanıtlaSil