7 Temmuz 2012 Cumartesi

BİR YAZ ve BİR ÇOCUK ve AYVALIK




"Deniz deniz" diye inliyordu evin içi. Arabaya her bindiğimizde "Deniz e mi gidiyoruz." diye soruyordu."Sana bir süprizim var " dediğimizde "Denize mi?" diye söylüyordu. Küveti doldurduk yüzdü atladı zıpladı ama olmadı.



Artık kalp dayanmadı tamam DENİZ vaktidir dedik. Kilyos BURCbeach mi yoksa AYVALIK mı? köprüdeki durumdan Ayvalık ta aynı sürer diye bastık Ayvalık 'a Kuzen in yanına gittik.



Yolda süper uslu efendi bir oğlum var. Altı yumusak diz tepsisini arada alıp resim yaptı. Boya kalemlerini parmağına taktı. Hemen önüne koltuk arkasına koyduğumuz organizer dan suyunu içti, çubuk krakerini yedi, keyif sürdü.




Yol boyunca "gelmedik mi?" "Bu denizde ne uzakmış" soruları oldu. Derdini anladı babası "üzülme 3 gün uyuyacağız. 3 gün deniz de yüzeceksin, hemen geri dönmeyeceğiz" deyince rahatladı ve uyudu.

Kuzenim (oğlum kendisine Annane diyor:)) Kuzey Tan ile çıldırıcasına boğustu, oynaştı koklaştı öpüştü .....

Soğuk deniz daha da soğumuştu. Babamız (kendisi sıcak deniz adamı) soğuktan yüzemedi, Ben ( soğuk ülkelerden gelmiş genleri olan) ohh ne güzel diye yüzdüm, Kuzey Tan (genler karışık ya hem ne güzel diyor hem titriyordu) "çocuk deniz i ne güzel" diye sefa sürdü.

Plajda, 30 dk kum oynuyor, 30 dakika yüzüyor, 2,5 saat uyuyor, 30 dk kum , 30 dakika yüzüyor, geri kalan vakit takılıyor.







Çok sakin güzel bir 3 gündü. Kuzey yine coşturdu güldürdü. Tüm sitenin maskotu oldu. Hatta civardan Kuzey Tan a hediyeler getirdiler. Kuzen de bir güzel bir güzel yemekler yaptı. Halen o balıkların, zeytinyağlıların tadı damaklarımızda.

Ayvalıkta güneş ayrı batıyor. Çok güzeldi. Cunda da ay başka duruyor. Mehtap süperdi.

Geridönüşte her yerde yol çalışması olsada çok rahat geldik. Tüm feribot yolculuğu (45 dk) feribot Kuzey Tan tarafından talan edildi. Ben midem bulandı diye otururken babası peşinde koştu.



Notlar:

Kuzey Tan çimlerde: Daha önce 9 aylıkken gittiğimizde çimlere basmamış, kopmuştu. Bu sefer çok sevdi, mayosunu giyip koştu durdu.

Kuzey Tan'ın lüks araba merakı var. Kuzenin arabayı görünce bizim araba ile hiç bir yere gitmek istemedi."bununla gidelim" diye kapısına yapışıyordu:)

Kuzey Tan Laf ebesi: Bakınız Fotolar:))




Kuzey Tan deniz Hastası: Her fırsatta denize girip çıkıyor. korkusuzca kolluksuz simitsiz boynuna kadar gidiyor geziyor.

Kuzey Tan kumda oynamayı bilmiyor: Annesi de bilmiyor. Kale değil su yolu açıyorlar sonra tüm plaj çamur oluyor:))

Kuzey Tan titrerken: Anne "gıdık oluyorum" diyor ama tirtir titriyordu. Yavrum titremeği "gıdıklanmak" sanıyor:))

Kuzey Tan kedilerle konuşuyor: Etrafımızda dolaşan kediler ve yavruları ile muhabbet ediyor. "hey kedi annesi" diye sesleniyor. Kovmamıza izin vermiyor. Biz sofra hazırlarken pazarlık yapıyor arkamızdan "birazdan herkes gelince sana da yemek veririz bekle burada. bebek kedilerede ver."

Kuzey Tan tuzun zararlarını biliyor : Yavru kedilere yiyecek birşeyler hazırlarken "tuzsuz olsun. bebekler tuzsuz yer anne babalar tuzlu yer, tamam mı?" diye kuzene ders veriyor.

Kuzey Tan Limit biliyor: Cunda da ışıklı oyuncak istedi. Bir an "dondurma yada oyunak" dedim. Babamız gidp oyuncağı aldı. Sonra dondurma almak isteyince "hayır oyunak aldım" diye reddetti.

2 yorum:

  1. çok tatlısın be kuzum :)

    YanıtlaSil
  2. :)) çoçukların hepsi denize bayılıyor galiba.Denizden sonra 2,5 saat uyuması güzelmiş :)

    YanıtlaSil