Sıcak yaz günleri bitmişti ki 30 saat sonra gidilecek tatile nereye gidileceğine karar verememiştik. Bir den Didim dedik ve yüklendik gittik. İlk kez arabamız ve valizimiz bu kadar boştu. Valizde her şey vardı kovalar, kamyonet, kürekler, kitaplar, aktivite kutuları, ayakkabılar, havlular, kıyafetler, ıvır zıvırlar ama bir şeyler de eksikti....
Sabah Pendik IDO sonrası bir solukta İzmir . İDO deki yolcular dalgalardan çekmemiştir bizden çektikleri kadar. elimiz de Kırkağaç kavunları ile İzmir de eski eski dostların yanına. Yurt havasında sabahlara kadar muhabbet...
Ertesi gün yola çıkana kadar saatler öğlene yaklaşıyordu. Muhabbet bitmiyordu tatlandı da tatlandı...Yolcu yolunda gerek dedik ve Önce Kuşadası'na gidip gezdik. Kuzey Tan Kuş yok kuş yok dese de orası Kuşadası'ydı.
Oradan Davutlar da Değirmen i ziyaret ettik. Azarlar gibi konuşan Değirmen satış ekibine bile sempatik sempatik gülümsedik. "Biz tatildeyiz STRES YOK"
Sonra yollar bize güzel Didim e vardık.
Ailece arada otelden kaçıp Milet, Apollo tapınağı, Altınkum turları da yaptık.
Kuzey Tan aşırı sosyaldi. Hep bir arkadaş arama çalışmasındaydı ve sonuç, bir sürü arkadaş edindi:)))abiler ablalar ile daha iyi anlaşıyordu. Çocuk kulübüne yine girmedi ama 3-4 kez çocuk diskosunda dans etti.İlk köpük partisine ve sahil partisine katıldı. Gençliğimizde kafamızı ütüleyen VAKVAK şarkılar bu sefer daha tatlı geldi...
Her gece Kuzey Tan hariç donduk titredik çünkü uzun kollu kalın hiçbir şey götürmemiştik. Dönüşte bu sebep belki 39oC ateşle yattım.
Deniz: Rüzgar dolayısı ile dalgalı olduğundan 2 gün giremedik ama 3. gün o fırtınaya göre bu kadar berrak olması inanılmazdı ve sabahları girdim. Sıcaklığı bana göre normal baba ve oğula göre dondurucuydu.
Kum: Süper, yumuşacık ayağınla un kurabiyesi eziyor gibiydi.
Manzara: Gün batımı süperdi. Kuzey tan bile "ne güzel bir gün batımı "dedi durdu.
Sonuç: Tatil güzeldir.
Not: Bu tatil sadece 3'müzün çıktığı ilk tatildi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder