7 Nisan 2016 Perşembe

ANNE BU ÇEŞME NEREDE?


Okumayı bilmemenin üzüntüsüyle, ansiklopedi  de  gördüğü resme hayranlıkla bakıyordu ufak kız. 

Tek tek inceledi heykelleri. O masmavi suyu. Tekrar tekrar baktı. Orada olmayı hayal etti, o havuzu.
Neredeydi bu çeşme bu havuz?

Koşarak mutfağa gitti annesine ansiklopedinin bu sayfasını gösterdi.

"Anne bu çeşme nerede?"

Anne belki yoğunluktan, belki resme hiç bakmadığından, belki yanıtının arkasından gelecek bu meraklı küçük kızın sorularından çekindiğinden ufak kızın bildiği bir yanıt verdi.

"Ankara"

"Ankara mı? Sen gittin mi anne bu çeşmeye? Gördün mü bu çeşmeyi?"

"Evet gittim gördüm"

Annesi bu muhteşem çeşmeyi görmüştü. O da görebilirdi. Çok uzakta değildi. Ankara daydı bu muhteşem çeşme.

Yıllar sonra aynı resmi bir daha görünce anladı ufak kız oranın Ankara olmadığını. Resimde ROMA yazıyordu. Aynı resimdi çünkü o resme hayrandı. Artık büyümüştü Roma'ya da giderdi bir gün sırf bu çeşmeyi görmeye. 

O çeşmeye hayran olduğunu unuttuğu yıllarda kavuştu bu ufak kız .  

Uçaktan inince ilk uğrayacağı yer olarak planlamışlardı. Çeşmeye doğru yürürken burnu sızladı, gözleri doldu. Gözleri dolu dolu girdi sokağa ama görünce TREVI FOUNTAIN i birden, o 5 yaşlarındaki kız oldu. Mutlu koşarak indi merdivenleri. Sağından solundan her yerinden baktı. O resmin tam çekildiği açıdan da baktı. Doya doya o gün gördüğü resmin içine girdi ve tekrar o anı yaşadı. Mutfakta annesi , o salonda ansiklopediye bakarken......

Roma'dan dönerken de son gece uğradı ve veda etti. Parasını omuzundan attı. Bir daha görüşürüz dedi. 

Eve dönüşte resmi oğluna gösterince daha hiç bir şey demeden oğlu
"Anne bu senin sevdiğin  çeşme " 
Demek ona da anlatmıştı. 
Resimlere baktılar ve "Artık benim en gitmek istediğim yer burası" dedi minik  Kuzey.

Bekle bizi ROMA